Herkesin Bilmesi Gereken İngilizce Deyimler
Ana dili İngilizce olanlar konuşma içerisinde İngilizce deyimler kullanmayı severler ve genellikle kitaplarda, TV şovlarında ve filmlerde İngilizce atasözü ve deyimlere mutlaka denk gelirsiniz. İngilizcenizi mükemmel hale getirmek için deyim kullanma konusunda kendinize güvenmeniz ve birinin bacağını çekmek (pulling someone’s leg) ile şeytanın bacağını kırmak (breaking a leg) arasındaki farkı bilmeniz gerekiyor. İşte herkesin bilmesi gereken İngilizce deyimler!
Ücretsiz İngilizce Seviye Tespit Sınavı
1. Under the weather
Ne anlama geliyor? “Havanın altında olmak” -> Kendini iyi hissetmemek, hasta hissetmek
Nasıl kullanılır? İngiltere’de hava durumu hakkında konuşmayı severiz ve bunu sık sık yaparız, ancak bu deyim sizi kandırmasın. Birisi havanın altında olduğunu söylüyorsa, cevabınız “Şemsiyemi ödünç almak ister misin?” yerine “Umarım iyileşirsin!” olmalıdır.
2. The ball is in your court
Ne anlama geliyor? “Top senin sahanda” -> Top/sıra sende
Nasıl kullanılır? Bu deyim spordan ziyade hayata gönderme yapıyor. “Top”a sahip olursanız, karar size aittir ve birisi kararınızı beklemektedir.
3. Spill the beans
Ne anlama geliyor? “Fasulyeleri dökmek” -> Bir sırrı açığa çıkarmak, ağzından kaçırmak
Nasıl kullanılır? Eğer birine sürpriz partisi hakkında bir şey söylediyseniz fasulyeleri döktünüz, hatta kedi çantadan çıktı bile (“let the cat out of the bag”). Artık sır biliniyor.
4. Break a leg
Ne anlama geliyor? “Bacağını kır” -> İyi şanslar, başarılar
Nasıl kullanılır? Bu deyim gerçekten bacak kırmakla alakalı, korkutucu anlamı olan bir deyim değil. Genelde tezahürat yapan bir tavırla söylenir “Break a leg!” (İyi şanslar!). Bu tabir başarılı tiyatro sanatçılarının gösterileri sonrası defalarca eğilerek bacaklarını kırarcasına selam vermelerinden geliyor.
5. Pull someone’s leg
Ne anlama geliyor? “Birinin bacağını çekmek” -> Kandırmak, dalga geçmek
Nasıl kullanılır? Eğer dalga geçmeye bayılıyorsanız bu kesinlikle bilmeniz gereken bir deyim. “Pull their leg” aynı zamanda “wind someone up” (birini gaza getirmek) deyimine benziyor. Bir bağlam içinde kullanmak gerekirse: “Rahat ol, sadece bacağını çekiyorum!” veya “Bir dakika, bacağımı mı çekiyorsun sen?”
6. Sat on the fence
Ne anlama geliyor? “Çitin üstünde oturmak” -> Kararsız olmak
Nasıl kullanılır? Eğer çitin üstünde oturuyorsanız, tartışmanın hangi tarafına katıldığınıza emin değilsiniz demektir. “Sıcak yoga dersleri hakkında çitte oturuyorum” diyorsanız bu cümle “Saunadayken yoga derslerinden hoşlandığımdan emin değilim” anlamına gelecektir.
7. Through thick and thin
Ne anlama geliyor? “Kalın ve ince boyunca” -> İyi günde kötü günde
Nasıl kullanılır? Genelde aileler ya da yakın arkadaşlar arasında kullanılan “kalın ve ince boyunca” terimi iyi ve kötü zamanlarda her zaman birbirini desteklemek anlamına geliyor.
8. Once in a blue moon
Ne anlama geliyor? “Mavi ay çıktığında” -> Nadiren, çok ender bir biçimde
Nasıl kullanılır? Bu etkileyici deyim çok sık olmayan şeylerden bahsederken kullanılıyor. Örneğin, “Yurt dışındayken ailemi aramak mavi ay çıktığında aklıma gelirdi.”
9. It’s the best thing since sliced bread
Ne anlama geliyor? “Dilimlenmiş ekmekten beri en iyi şey” -> Harika, muhteşem, yok böyle bir şey
Nasıl kullanılır? Dilimlenmiş ekmek İngiltere’deki hayatı oldukça değiştirmiş olmalı çünkü o zamandan beri çok iyi şeyleri betimlemek için kullanılıyor. Neredeyse çay kadar seviyorlar.
10. Take it with a pinch of salt
Ne anlama geliyor? “Bir tutam tuz ile almak” -> Ciddiye almamak, şüpheci yaklaşmak
Nasıl kullanılır? “Fillerin uçabildiğini duydum ancak Sam genellikle hikaye uydurur, o yüzden söylediği şeyleri bir tutam tuz ile alıyorum.”
11. Come rain or shine
Ne anlama geliyor? “Yağmur da yağsa, güneş de çıksa” -> Ne olursa olsun
Nasıl kullanılır? Hava ya da başka ne sorun çıkarsa çıksın bir şeyi yapacağınızı garantilerken kullanırsınız. “Futbol maçını izlemeye yağmur da yağsa, güneş de çıksa gideceğim.”
12. Go down in flames
Ne anlama geliyor? “Alevler içinde yok olmak” -> Başarısız olmak, çuvallamak
Nasıl kullanılır? Bu deyim oldukça açık. “Sınavda alevler içinde yok oldum, İngilizce deyimler konusunu iyi öğrenmem gerekiyordu.”
13. You can say that again
Ne anlama geliyor? “Bunu tekrar söyleyebilirsin” -> Haklısın, kesinlikle katılıyorum, çok doğru
Nasıl kullanılır? Genelde bir şeye katılınca heyecanla söylenir. Bir arkadaşınız “Ryan Reynolds çok yakışıklı!” dediğinde, “Bunu tekrar söyleyebilirsin!” şeklinde yanıtlarsınız.
14. See eye to eye
Ne anlama geliyor? “Göz göze görmek” -> Aynı görüşte olmak
Nasıl kullanılır? Uzun uzun gözüne bakma yarışmasıyla alakalı değil bu İngilizce deyim tabii ki. Biri ile tamamen aynı fikirde olma anlamına geliyor.
15. Jump on the bandwagon
Ne anlama geliyor? “Bando arabasına zıplamak” -> Modaya uymak, trendi takip etmek, sürüye uymak
Nasıl kullanılır? Eğer birisi bando arabasına zıplıyorsa popüler bir şeyi yapıyor demektir. Örneğin, brunch için çok meşhur bir cümle, “Ekmek üzerinde avokadoyu sevmez ki o. Sadece bando arabasına zıplıyor.”
16. As right as rain
Ne anlama geliyor? “Yağmur kadar doğru” -> Çok sağlıklı, turp gibi, her şey yolunda
Nasıl kullanılır? Havayla alakalı gibi görünen İngilizce deyimler listesinde bu da, ancak biraz aldatıcı. Yağmura söyleniyor olsak da bu İngilizce deyim aslında pozitif anlam taşıyor. Her şey güzel gittiğinde “Yağmur kadar doğru!” diye sevinçle bağırarak söylenebilir.
17. Beat around the bush
Ne anlama geliyor? “Çalıların etrafında dolaşmak” -> Konuyu dolandırmak, sadede gelmemek, bir şeyi konuşmaktan kaçınmak
Nasıl kullanılır? Bu deyimi fikrinizi açıkça belirtmek istemediğiniz zaman ve sorulardan kaçınırken kullanırsınız.
18. Hit the sack
Ne anlama geliyor? “Çuvala vurmak” -> Yatmaya gitmek
Nasıl kullanılır? Bu deyimi kullanmak oldukça basit. “Çok yorgunum, çuvala vurma vakti!”
19. Miss the boat
Ne anlama geliyor? “Gemiyi kaçırmak” -> Çok geç olmak, fırsatı kaçırmak
Nasıl kullanılır? Bu deyimi bir fırsatı kaçırdığınız zaman kullanırsınız. “Yurt dışı eğitim programına başvurmayı unuttum, şimdi gemiyi kaçırdım!”
20. By the skin of your teeth
Ne anlama geliyor? “Dişinin derisi ile” -> Kıl payı, zar zor
Nasıl kullanılır? “Sınavı dişimin derisi ile geçtim!” Umarım sınavlarınız çok iyi geçer ama vasat geçerse bu deyimi hemen kullanabilirsiniz.