GO Blog | EF Blog Türkiye
Seyahat, diller ve kültür hakkındaki son haberler EF Education First'ten
Menu

İngiliz Mizahınızı Güçlendirecek 7 İkonik TV Programı

İngiliz Mizahınızı Güçlendirecek 7 İkonik TV Programı

İngiliz mizah anlayışı, bir ton baharatlı doritos yedikten sonraki ağız kuruluğu gibi, kuru bir mizahla karakterize edilir. Kimse bir ağız dolusu baharatlı doritos istemeyeceğine göre, işte size kahkaha attıran tarzımıza kısa bir giriş, ayrıca İngiliz aksanınızı güçlendirmek ve 'komiklik' seviyenizi yükseltmek için en iyi TV programlarımız.

Peki, İngiliz mizahını nasıl tanımlıyoruz?

Genel olarak hayatın saçmalığını hedef alan iğneleme ve ironinin sağlam bir dozunu bekleyebilirsiniz. Tespit edilmesi zor olabilir, çünkü genellikle yüz ifadeleri kullanılmadan iletilir, bu yüzden çok dikkat etmek isteyebilirsiniz. Dikkat edebileceğiniz örnekler şunlardır:

“Tren yolculuğumuz sırasında telefonunda yüksek sesle konuştuğun için teşekkürler.”

“Burnunu karıştırmanı izlemeye gerçekten bayılıyorum.”

“İnsanların kuyrukta önüme geçmesi harika bir şey.”

Listenin ikinci sırasında kendini küçümseme, diğer bir deyişle kendimizle dalga geçme yer alıyor. Hafif bir alçakgönüllülük temelinde, İngilizler kendilerini küçümsemeyi çok severler. Bunu, bir durum ya da kişiden kaynaklanan garipliği başka yöne çekmek, diğer herkesin biraz daha iyi hissetmesini sağlamak ya da sadece kendimizle övünmekten rahatsızlık duyduğumuz için yaparız.

İngiliz mizahının üçüncü ve son aşaması hafif hakarettir. Eğer sizinle gerçekten rahat hissediyorsak, 'kendimizle dalga geçme' şablonunu tersine çevirir ve aslında SİZİN hakkınızda bazı kötü şeyler söylemeye başlarız.

Gerçekten kötü davranmadığımız ve sizi üzmeye çalışmadığımız sürece (bu tür davranışlara ayıracak vaktimiz yok), yeni bir İngiliz arkadaşınız yeni Sonbahar fötr şapkanız veya çizgili çoraplarınızla ilgili bir şaka yapıyorsa kendinizi hoşnut hissedebilirsiniz. Biz buna 'şaka' diyoruz ve en az birkaç yüz yıl öncesine dayanıyor, çünkü Shakespeare'in iyi bir hakareti sevdiğini biliyoruz.

İngiliz mizahı hakkında daha fazla ayrıntı için başlangıç rehberimize buradan göz atabilirsiniz.

Tanımımız aradan çıktığına göre, işte yukarıdakilerde ustalaşmak için en iyi yedi şovumuz.

1. After Life

Eğer Ricky Gervais hayranı değilseniz, muhtemelen bu filmin de hayranı olmayacaksınız. Filmin temel konusu, karısını kaybeden bir adamın iyileşme süreci etrafında şekilleniyor. Hayat hakkında aşırı alaycı ve bu süreçte temelde herkesi rencide ediyor. Bazıları için kolay anlaşılır bir film olabilir ama İngiliz mizahının bazı ironik ve karanlık unsurları hakkında size iyi bir fikir verecektir.

2. Sex Education

Bu kesinlikle harika; çok fazla histerik tek satır var (“wash yo' hands, you detty pig (ellerini yıka, seni aşağılık herif!)”) ve karakterler harika bir şekilde doğal. Ayrıca İngiliz mi yoksa Amerikan mı olduğunu anlayamadığınız garip bir estetiği var. Örneğin hepsinin İngiliz aksanı var ama Amerikan tarzı bir okuldalar ve erkekler üniversite ceketi giyiyor.

3. The Office

İngiliz televizyonunun mutlak bir ikonu ve kült bir klasiğidir. Tüm karakterlerin tamamen garip olduğu ve en saçma şeyleri söyleyip yaptığı, gerçekten sıkıcı bir İngiliz ofis işyeri hakkında. Yönetici David Brent bir marka haline geldi ve komedyenler Ricky Gervais ve David Merchant'ı İngiltere'de yıldızlığa taşıdı.

4. Dracula

Bram Stoker'ın ikonik gotik kötü adamının bu üç bölümlük yeniden canlandırması, geleneksel anlamda bir mini diziden ziyade bir 'şov' olarak eski Drac'a yeni bir bakış açısı getiriyor. Eğer gotik korku türünden hoşlanıyorsanız ve birkaç kanlı sahneye aldırış etmiyorsanız, bu dizi tam size göre olabilir. Başroldeki karakter büyük ölçüde İngiliz aksanıyla konuşuyor, bu yüzden bazı mükemmel telaffuz ipuçları alacaksınız. Biraz da komik ve saçma, bu yüzden birkaç can sıkıcı ama komik tek satırlık şaka bekleyebilirsiniz, örneğin: “Ne yersen osun!” ve “I am undead, not unreasonable (Ben ölümsüzüm, anlamsız değil)!”

5. Derry Girls

Bu diziyi henüz izlemedim ama harika şeyler duydum. Bir yorumda “genç kızların mükemmel bir tasviri” olarak nitelendiriliyor ve dizinin doksanlı yılların Kuzey İrlanda'sında, The Troubles sırasında geçmesine rağmen çok komik olduğu belirtiliyor. Genç karakterler ve ebeveynleri arasındaki iletişim nedeniyle komik, özellikle de ebeveynler genellikle daha çok gençler gibi davrandıkları için. Bunda tatmin edici bir ironi de var.

6. The IT Crowd

Bu benim pek sevdiğim bir eser değil ama yine de ekledim çünkü bazı meslektaşlarım bu seriyi çok sevmiş görünüyor. Sözde, karakterler biraz gülünç, mizahları kuru ve sert ve sadece 'çok sevimliler'.

7. Norsemen

Bu da sonradan edinilen bir deneyim ve teknik olarak İngiliz de değil. Aslında Norveç yapımı, ancak filmin tamamını hem Norveççe hem de İngilizce olarak çekmişler. Viking kültürünün absürdlüğüyle alay ediyor ve karakterler etkileşimlerinde süper garip ve gelişigüzeller. Bana biraz Monty Python'un (bir İngiliz komedi klasiği) mizahını hatırlatıyor ve bir İngiliz'in bu karşılaştırmayı yapması çok şey ifade ediyor. Yine de uyarayım - biraz kabaca.

EF GO blog bülteni ile seyahat, dil ve kültür hakkında en son haberleri alın.Beni kaydet