İngilizcede Karşılığı Olmayan Türkçe Kelimeler ve Kullanımlar
Diller bulundukları coğrafyadan, ortak kültürden, oranın gelenek ve göreneklerinden etkilendikleri için her kelimenin ya da söylemin başka bir dilde karşılığı olmaması çok normal. Türkçede de böyle kelimeler mevcut. İngilizce her ne kadar dünyanın en zengin dillerinden birisi de olsa, bazı Türkçe kelimelere birebir karşılık bulmakta çaresiz kalabiliyor. Karşınızda sizler için hazırladığımız İngilizcede karşılığı olmayan kelimeler listesi!
“KOLAY GELSİN”
Karşı tarafın sıkıntı çekmeden, rahatça işini halledebilmesi için söylenen bir cümle. İngilizcede “May it be easy, good luck” gibi cümlelerle biraz anlamı karşılanabilir ama yine de tamamen aktarılmak istenen Türk hissiyatını yansıtması mümkün değil.
“GÜLE GÜLE KULLAN”
Bizdeki anlamı gerçekten bir şeyi gülerek, mutlu olarak kullanmak. İyi dilek ve temenni içeriyor. Genelde yeni bir şey satın alındığında söylenir. Ancak İngilizcedeki zorlama karşılıklar yüzeysel duyguyu iletmekten öteye gidemiyor. “Enjoy it” (keyfini çıkar) eşleniği bir söylem gibi görünse de bizimki kadar sık dile getirilmiyor ya da aynı bağlamda çok kullanılmıyor.
“ELİNİZE SAĞLIK”
Yemekten memnun kalıp sofradan kalkarken veya takdir edilen bir emeğe methiye düzmek amacıyla söylenen bu teşekkür sözü de İngilizcede karşılığını bulamayanlardan. “Thanks for the good breakfast/lunch/dinner” vb. yemek temelli betimlemelerde bulunulabilir veya “Appreciate the work/effort/job” gibi minnettarlık göstergeleri kullanılabilir ancak bu kadar kısa şekilde hem teşekkür etmek hem de karşı tarafın becerisini övmek için bir çeviri mevcut değil.
“HOŞ BULDUK”
“Hoş geldiniz” diyerek insanları buyur ettikten sonra duyduğumuz “hoş bulduk” da çevirisiz kalan cümlelerimizden. Birine “Welcome” diyince aldığımız karşılık genelde “Welfound” değil, “Thank you” oluyor ancak bizde teşekkür etmek anlamından çok memnun kalma, geldiği için mutlu olma anlamı taşıyor. Dolayısıyla direkt bir karşılığı olmadığını söyleyebiliriz.
“AMCA, HALA, DAYI, TEYZE, BACANAK, GÖRÜMCE, BALDIZ, ELTİ”
Akrabalık ilişkilerine önem veren ülkelerde başı çekiyoruz. Durum böyle olunca her akrabamızı da farklı şekilde isimlendirmişiz. Evlenerek yasal yolla akraba olunan herkesin sıfatını sonuna “in-law” ekleyerek durumu kurtarıyor İngilizler. Gelin tarafıysanız damat tarafının kız kardeşi sizin için “sister-in-law” oluyor ama bizde bu “görümce” olarak geçer. Gelinin kız kardeşi de damat için “baldız” olur ancak İngilizce karşılığı yine sister-in-law. Yetmezmiş gibi amca ve dayıyı “uncle”, hala ve teyzeyi de “aunt” ile geçiştirmiş İngilizce dili. Anlayacağınız akrabalık ilişkileri söz konusu olunca Türkçe daha zor.
“PİNEKLEMEK”
Genel olarak “uyuklamak” anlamı ile bilinse de bir diğer anlamı “hiçbir şey yapmadan oturmak, boşa zaman harcamak” olarak yer bulmaktadır kendisine. İngilizce olarak “drowse, doze” fiilleri uyku anlamını verse de geri kalan anlamları için farklı kelimeler kullanmak gerekiyor. Yani tam olarak “pinekleme” anlamlarını karşılamıyor.
“İŞTE”
Boş anlamı olan ancak her yerde kullandığımız bir kelime “işte” ve cümleden çıkardığımızda anlam hiç bozulmuyor. Buna rağmen çok sık kullanıyoruz. “Eh işte, iyi gibi işte, işte tam bunu diyordum” gibi pek çok farklı bağlam içinde kullanabiliyoruz. İngilizcede de bazen “well” gibi kelimeler boş bir anlam ile kullanılabiliyor ama bizim kadar her yerde kullanmıyorlar. İşte tam olarak size söylemek istediğim bu!
“FALAN”
Avrupa Yakası dizisi ile hayatımızın vazgeçilmezi haline gelen, “işte” gibi, belirgin bir anlamı olmayan güzel kelimelerimizden biri de “falan”. Örneklendirme çoğaltırken, anlatmaya gerek duyulmayan isim ve tarih anlatımlarında çok tercih ediliyor. İngilizcede buna karşılık gelen bir kelime yok. Ancak birkaç sözcük öbeği ile desteklenebilir. “Falan filan” şeklinde ikileme gibi de tercih edilen bu kelime günlük hayatın değişilmez bir öğesi. Yalan falan söylemiyoruz, gerçekten öyle!
“ÜŞENMEK”
Bir diğer adı da “erinmek” olan ve bir işi yapma isteği duymama hali anlamına gelen fiilimizin de tam bir karşılığı yok. “Too lazy to do” gibi tembellik etme şeklinde çevrilebilir ama tam olarak karşılamıyor. Üşengeçliği tembellik besler ancak kelime anlamı olarak birebir değiller.
Bunlar İngilizcede karşılığı olmayan kelimeler, peki ya Türkçede karşılığı olmayan yabancı kelimeler? Bırakın EF ile yurt dışı eğitim, sizi maceradan maceraya sürüklerken istediğiniz dili de size öğretsin.