2020'de bilmeniz gereken 10 İngilizce argo terim

Yeni bir yılla birlikte bir dizi yeni ve çoğu zaman kafa karıştırıcı argo terim ortaya çıkıp geliyor. Ortaya çıkan argo terimler de aynı hızla ortadan kayboluyor ve söylenmemesi gereken “cringeworthy” terimlerin derinliklerine sürülüyor.

İngilizce öğrenirken, hangi argo terimlerin kullanıldığını ve hangilerinin bir önceki yıla gömüldüğünü takip etmek genellikle zordur. Ama üzülmeyin biz sizi güncelliyoruz! İşte “önümüzdeki yıl için argo” serimizin son bölümü, komikten tuhafa kadar çeşit çeşit terimler içeriyor.

1. Hate to see it

Yaltaklanma ve hayal kırıklığının ilişkilendirilebilir bir kombinasyonu olan bu ifade, idealden daha az ideal bir duruma tepki olarak kullanılabilir. Diyelim ki arkadaşınız bir sınavda kopya çekti ve suçüstü yakalandı, “bunu görmekten nefret ediyorum” diyebilirsiniz. Bunu bir iç çekme ve sempatik bir omuz silkme ile karıştırın ve yolunuza devam edin.

2. Ok, boomer

Bu özel ifade sosyal medyada biraz kargaşaya neden oldu. Y kuşağı ve Z kuşağı, kendilerinden yaşça büyük birini (genellikle Baby Boomer kuşağından) küçümserken “ok, boomer” demeyi tercih ediyor.

Örneğin, daha yaşlı bir kişi sizi köşeye sıkıştırıp “Ben senin yaşındayken saatlerce ekrana bakmak yerine kitap okur ve dışarı çıkardık” derse, yanıtınız “Tamam, boomer” olabilir. Biraz küstahça, ancak genel olarak iyi huylu bir şekilde yaşlılardan gelen iğnelemelere cevap vermek.

3. Cap

“Cap” yapmak esasen yalan söylemektir. Bu özel ifade, şüpheli durumlarda (“şapka takıyor”) veya birisini ifadenizin meşruiyetine ikna etmek için (“şapka yok”) kullanılabilir. Ek bir bonus olarak, arkadaşınızın tam olarak doğruyu söylemediğini düşünüyorsanız, onlara beyzbol şapkası emojisi gönderebilir ve mesajınızı inceden iletebilirsiniz.

4. Basic

Bu kelime bir süredir sahnede, ancak zamana karşı direnmiş gibi görünüyor. “Basic” (Basit) en yaygın olarak trajik bir şekilde ana akım sayılabilecek şeylere atıfta bulunmak için kullanılır. Biraz alaycı bir çağrışımı vardır, bu yüzden karamsar bir göz devirmeyle mükemmel uyum sağlar.

5. Retweet

Hepinizin ne düşündüğünü biliyorum, bu neredeyse çok eski. Ancak bu terim, birinin Twitter gönderisini retweetleme eylemine atıfta bulunmak yerine, daha yakın zamanda aynı fikirde olduğunuzu belirtmek için kullanılıyor. Yani birisi tamamen katıldığınız bir şey söylüyorsa, “evet, katılıyorum” demek yerine sadece “retweet” diyorsunuz. Çünkü artık kimin üç kelimelik cümlelere ayıracak vakti var ki?

6. Fit

Zaman tasarrufu konusunda, “fit” (outfit)kıyafet anlamına gelmektedir. “Out” kelimesi, belirsizliğini koruyan nedenlerden dolayı bir noktada aceleyle tarihe karışmıştır. Yani birine kıyafeti için iltifat etmek yerine, aynı etkiyi yaratacak şekilde “güzel fit” diyebilirsiniz.

7. Fr

Bir başka kısaltma olan “fr” ise “for real"ın (gerçekten) kısaltılmışıdır ve söylediğiniz şeyin doğru olduğunu vurgulamaktan, birinin hikayesinin doğruluğunu sorgulamaya kadar pek çok anlama gelebilir. Bu, elbette, metin konuşmalarıyla sınırlıdır. Tabii kendinizi cesur hissediyorsanız ve bunu yüksek sesle telaffuz etmeyi denemek istiyorsanız durum başka.

8. Canceled

Bu kelime genellikle tren ya da TV şovları gibi şeylere atıfta bulunurken kullanılır ama bugünlerde her şey iptal edilebiliyor (cancellanabiliyor). Bir ünlü skandal bir şey söylerse ya da sorunlu bir birey olduğu ortaya çıkarsa, bu durum “canceled” olarak adlandırılır. Burger King yanlışlıkla vejetaryen burgerine et mi koyuyor? Canceled. Bu gayri resmi iptalden sonra bu kişilerin/şeylerin/kurumların devam edip etmemesi çoğunlukla önemsizdir.

9. Clout

Oxford Sözlüğü'ne göre bu kelimenin resmi tanımlarından biri “diğer insanlar ya da olaylar üzerindeki güç ve etki”dir. Sosyal medyadaki anlamı da bundan çok farklı değil; öncelikle influencer'ların ve YouTuber'ların şöhretine atıfta bulunuyor. Bu nedenle “clout peşinde koşan” biri, sadece daha fazla takipçi peşinde koşan ya da kendisine nüfuz kazandıracak daha fazla fırsat arayan biridir.

10. And I oop

Bu mücevher söz, popüler RuPaul's Drag Race programının yarışmacılarından biri olan Jasmine Masters'ın bu videosundan geldi. Masters başka bir cümleye başlamak üzereyken aniden kendini sakatlıyor, bu yüzden bir sonraki cümlesi aniden kesiliyor ve böylece “And I oop-” doğuyor. Bu çoğunlukla bir gafa eşlik etmek için kullanılır. Örneğin birisi telefonunu düşürdüğünde “and I oop” diyebilir.